Добавить новость
smi24.net
World News
Сентябрь
2025
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23
24
25
26
27
28
29
30

Rol modellerin yerini algoritmalar alıyor

0

Yapay zekâ artık hayatımızın her köşesine girmiş durumda. Mesaj yazarken, alışveriş yaparken, ders çalışırken ya da günümüzü planlarken hep yanımızda. Kimi zaman rehberlik ediyor, kimi zaman bir arkadaş gibi dinliyor, kimi zaman da çözüm ortağına dönüşüyor. Hatta öyle ki, bazen sorunlarımızı açmak için sırf daha güvenli ve hızlı bir muhatap aradığımızda aklımıza ilk yapay zekâ geliyor. Teknolojinin hayatımızdaki ağırlığı arttıkça, gençlerin duygusal ve kişisel meselelerini paylaşma biçimleri de değişti. Eskiden kafalarına takılan konuları ya yakın bir arkadaşına açar ya da aile büyüklerinden akıl alırlardı. Şimdi ise bu en özel alanlarına bile yapay zekâyı dahil ediyorlar. Çünkü yapay zekâ her an ulaşılabilir, yargılamıyor, sır tutuyor ve hızlı cevap veriyor. Adeta dijital bir dost gibi. Bu yeni “dijital dostluk”, sadece bireysel alışkanlıkları değil, insan ilişkilerinin doğasını ve kuşaklar arası iletişimi de dönüştürüyor. Gençler neden yetişkinlerle değil de yapay zekâ ile konuşmayı tercih ediyor? Bu durum ruh hallerini ve sosyal ilişkilerini nasıl etkiliyor? Gelecekte bizleri ne gibi sonuçlar bekliyor? Tüm bu soruların yanıtını, psikiyatrist Prof. Dr. Kemal Sayar’dan aldık.


Sorunlarımızı yapay zekâya göre şekillendiriyoruz

Son dönemde gençlerin, kişisel ve duygusal meselelerini yapay zekâya danıştıkları gözlemleniyor. Sizce bu durumun temel nedenleri nelerdir?

Çünkü yapay zekâ sürekli olarak müsait, yargılamıyor, üstenci davranmıyor, özümsenmiş toplumsal kabullerden bağımsız analiz yapabiliyor, özfaydacı davranmıyor ve bir yüzü yok. En son saydığım sebebi belki ilk olarak zikretmek daha uygun düşebilirdi; yüzün çıplaklığı, sakınımsızlık ve doğrudanlığı herkesi ihtiyatlı olmaya icbar eder. Bu nedenle sosyal medyada nobran davranmak, linç etmek, marjinal nefret söylemi geliştirmek, iğrençleşmek daha kolaydır. Kendi söz ve davranışının muhatabın yüzündeki yansıması dönüp kendine çarpmadığı için insanlar insandışı bir karakter geliştirebiliyorlar. Bunlar yapay zekanın yapısından kaynaklanan sebepler. Bunun yanısıra, gençlerin sınanmış uzun süreli dostluklarının bu yaşta henüz oluşmaması ve yaşıtları tarafından onaylanma ve kabul görme ihtiyaçlarının ileri yaşlardaki yetişkinlere nispetle daha güçlü olması nedeniyle de güvenilir bir arkadaşla paylaşmaktansa sorunlarını yapay zekayla paylaşmaları pratik bir çözüm. Yapay zekanın yaltaklanmacı ve ego okşayıcı bir algoritmasının olduğu da sıklıkla dile getiriliyor, dopamin etkisini artıran ve bağımlılık yaratan asıl unsur bu. Bir yetişkinle paylaşmamalarının altında daha kompleks ve yapısal sorunlar yatıyor maalesef. Ebeveyn rolünün ya yargılayıcı ve cezalandırıcı yahut koşullu şefkat ve ilgi sunan yaygın görünümü, gençlerin yetişkinleri güvenli bir kılavuz olarak görmesinin önündeki en büyük engel. Modern çalışma hayatının koşuşturmacası, dikkat parçalanmışlığı, zaman yetersizliği de ebeveyn çocuk ilişkisinin ve sohbetinin derinleşmesi ve güven duygusunun yerleşmesine mahal vermiyor. Daha işlevsel meselelerde ve yüzeyde seyreden bir enformasyon iletimi haline dönüştü maalesef genç- ergen çocuklarla ailenin sohbeti. Anne baba dışındaki geniş aile üyeleriyle de içten ve derin bir bağ kurmak, danışacak kadar saygı ve güven duymak, onları rol model edinmek de mümkün değil metropol toplumunda. İstisnaları var muhakkak, onlar çok şanslı bir azınlık. Gençlerin bu raddede yaşamın acemisi olmaları da zaten yeni bir durum; eskinin küçük kapalı topluluklarında görenekler, çok ufak yaşlardan itibaren ferde sorunlar karşısında belirli kalıplarda davranma alışkanlığını zerkeder ve onu şartlandırırdı. Açık toplum, büyük şehir hayatı bireyin özgürlüğünün ve dolayısıyla sorumluluğunun kaygı verecek genişlikte olduğu bir yaşam tarzı oluşturur. Kişi, kendi karakterini ve davranışlarını her adımda yeniden ve yeniden tartarak yaratmak zorunda kaldığında eskilerin –veya dilerseniz elalemin- hazır reçeteleri işe yaramadığı gibi kendi özgün hayatını yaşamamış olmanın suçluluğunu da dayatıyor artık. Bu da gençlerin yapay zekadan kopya çekerek –ama yine de sorumluluk kendilerinde olmak üzere- el yordamıyla bir gelecek kurmaya çalışmalarına yol açıyor.


Bu durum, insan ilişkilerinin doğasını nasıl etkiliyor? Gençlerin ruhsal dünyasında ne tür etkiler yaratıyor?

Yüz yüzeliğin eksikliği, ilişkilerdeki ve üsluptaki yıkıcılığı, tahrip gücünü artırıyor en temelde. Bunun nedeni sadece, düşüncesizce veya kötü niyetli davranışlarımızın muhatabımızda yarattığı etkiyi görmekten ve empatinin acısından kurtulmaktan mütevellit değil. İlişkiler daha en baştan kurulurken bu soğuk temas ön kabulü etrafında şekilleniyor. Yani sadece sorunlarımızdan kurtulmakta değil, sorunlarımızı yaratmakta da etkili. Çok meşhur bir sözü vardır McLuhan’ın, “Medium is the message” yani mecra, araç, bağlam yahut yöntem içeriği en başından itibaren dönüştürür. İlişkilerin içeriği tüm bunların kisvesiyle çarpılır. Algoritmanın sultası insani duyguları sinsileştirir, çıkarcı, kullan atçı gelgeç kılar. Bugün sosyal medya kullanımının baskın karakter özellikleri, love bombing, gaslighting, ghosting ise veya catfish diye bir güruh türediyse bunun nedeni yapay zekanın postvirtue bir ahlak dışılıkla mümeyyiz olmasıdır. (Başka pek çok nedenle birlikte elbette)


Yapay zekâ, insanın içsel dünyasına ne kadar nüfuz edebilir peki?

Aktivist yazar Arundhati Roy bir konuşmasında, “Benim asıl endişem şu: Yani insan yazarların bugünlerde işlemek zorunda olduğu veri ve bilgi miktarını düşününce, dahası hatasız ve siyaseten mükemmel olabilmek için aşmamız gereken tuzaklı tellerden müteşekkil şu labirenti düşününce ben asıl (chatbot’ların yazarların yerini alıp almayacağından ziyade), yazarların içgüdülerini kaybedip chatbot’lara dönüşme tehlikesinden endişe ediyorum.” demişti. Bu, gerçek ve yakın bir tehlike. Problemlerimizi bile yapay zekanın daha efektif cevaplayabileceği şekilde çerçeveliyor ve dile getiriyoruz. Oysa doğru soruları doğru şekilde formüle edebilmek sadece çözüm için yeni ufuklar açmakla kalmaz, bazen sorunun aslında başka bir şey olduğunu fark etmemizi de sağlar. Procrustes’in yatağı deyişi meşhurdur, çözümleri ve sorunları işe yarasınlar diye standartlaştırmak, özgünlüğü ve özgürlüğü budayan, yıkıcı bir alışkanlıktır. Yapay zekanın karakter unsurlarından biri budur. Bir diğeri, veri kümülatifinin sağladığı öngörünün yani istatiksel açıdan fayda verecek olanın, ahlaki doğru ve felsefi hakikat olduğu yanılsaması yaratmasıdır. Bu insanın ontolojik geçerliliği açısından çok tehlikeli ve ifsad edici bir nitelik. İnsan, yaratımın değil, yaratıcının halifesidir. Kendi yarattığı bir şeyin, bir idolün ahlakıyla ahlaklanması eskilerin ifadesiyle –“putperesetlik”tir. Putperestliğin bu kadar tiksindirici bir günah olarak anılmasının esas nedeni zaten, insanın kendisiyle içsel bir ilişkiye girebilmesi için, dolaylı bir yola, cansız ve boşbir nesnenin aracılığına ihtiyaç duymasıdır. Yapay zekanın içsel dünyaya bu kertede nüfuz etmesi, bizi tür olarak daha ilkel bir canlıya çevirebilir.


Rol modellerin yerini algoritmalar alıyor

Günümüzde aile büyükleri ve çevredeki rol modeller yerine yapay zekâ, gençlerin ‘akıl hocası’ hâline geliyor. Bu durum aile bağlarını ve kuşaklar arası iletişimi nasıl dönüştürüyor sizce?

Günümüzde hayranlık uyandıran, ilgi ve sevgi dolu aile büyükleri ve dosdoğru rol modellerimiz olmadığı için yapay zekâ akıl hocası olabiliyor. Denklemi doğru kurmak gerek. Garaudy’un, Don Kişot’un Sanço Panza karakterinden aktardığı bir sözü hatırlatmak siterim, “Doğru yaşayış vaaz yerine geçer, başka da ilahiyat bilmem ben” diyordu. Fikri, zikri ve yaşayışı çatışan, yapmayacakları şeyleri söyleyip salık veren insanlar hiçbir salih amel yaratamazlar. Söyledikleri, eylemleri de boşa çıkmış müflislerdir.

Gençler hayata dair tavsiyeyi, üslubu ve düşünme biçimini yapay zekâdan mı öğreniyor? Bir anlamda yapay zekâ, gençlerin rol modeli hâline geliyor mu?

Bu, indirgemeci bir tahlil olur. Çünkü yapay zekanın kendine ait bir zihni ve kişiliği yok. Bir algoritması ve database yapısı var ama tüm varlık tecrübesini ağ ortamından devşiriyor. Yani bilgisini de, yorumlama ve analiz alışkanlıklarını da, önyargılarını ve dilini de insan kitlelerinin ağdaki davranış kalıpları ve enformasyonundan kotarıyor. Hatta bildiğim kadarıyla kullanıcının talimatları doğrultusunda bir üslup ve karakter seçimi yapma imkânı var. Kaldı ki, en başta yapay zekanın algoritma tercihlerini yapanlar da zamanın ruhunu taşıyan bir grup insan. Yapay zekayı insan kendi suretinde yaratıyor, diyebiliriz. Bu durumda gençlerin rol modeli, zamanın baskın kişilik yönelimleri oluyor aslında… Ancak dilde, üslupta, zekada ve muhayyilede bir çoraklaşma ve yavanlık yaratacağından korkuyorum yaygın kullanımının. Çünkü söylediğim gibi, internetteki baskın kişilik yapısının tercihleriyle muhatap oluyor gençler, aynı sığlığı taklit etmeleri de kuvvetle muhtemel. Önümüzdeki yıllarda bu eğilim insan ilişkilerinde nasıl bir dönüşüm yaratabilir? Yapay zekâ kalıcı bir ‘akıl hocası’ rolünü üstlenir mi, yoksa dengelenebilir mi? İşin doğrusu bunu öngörmem çok zor. Daha yalnız, bencil, yıkıcı ve yalıtılmış bireyler yaratma riski mevcut. Benim neslim, ağın yerlisi genç netizen kuşağının aşinalığına ve bağımlılığına sahip değil, başka bir mümkün dünyayı biz yaşadık. Cep telefonu olmadan dışarıda bir yerlerde buluşabilme imkânını ahde vefa ve ihtimam ahlakımızla başardık mesela. Mektuplar yazdık ve mektuplar bekledik sabırla. Kredi kartımız ve paramız olmadığından dostlarımızla aynı gecenin ayazında ürperdiğimiz, ıslandığımız, aynı sıcak asfaltta soluklanarak yürüdüğümüz anılarımız ve uzun kesik sohbetlerimiz var… İnsan kalma konusunda kararlıysak bir denge kaygısı gütmemiz gerekiyor bu yüzden.


Daha sabırsız ve memnuniyetsiz bir toplum aratacak

Gençlerin sorunlarını yapay zekaya yöneltmesi, empati, sabır ve iletişim becerileri açısından bireysel gelişimlerine nasıl yansıyor? Hangi riskler ve fırsatlar ortaya çıkıyor?

Avantajı, insan beyninin bilgi edinme ve işleme kapasitesinin hakikaten de yapay zekaya nispetle kısıtlı olması nedeniyle kaynak tarama hacminin çok büyük bir kolaylık sunması ve tarafsızlığının “bir tür gerçeğe” ulaşma imkânı yaratması. Gerçek, insan iletişimin sağlam zeminidir, o sarsıldığında –dezenformasyon, manipülasyon, yalan gibi nedenlerle- tüm uzlaşılar da sahte ve dekor haline dönüşür. Empati sadece yapay zekâ kullanımıyla değil, sosyal medya dahil her türlü ara yüz kullanımıyla aşınıyor maalesef. Çünkü sıcak ve yakın insan temasıyla, insanın hikâyesine ve iç dünyasına aşinalık kazanmak, şahitlik etmekle mukayyet bir yetimiz. Yapay zekanın kullanıcı dostu hızlılık ve kolaylık niteliklerinin, daha sabırsız ve memnuniyetsiz bir toplum yaratacağı da aşikâr.


Telefon hep yanımızda otorite uzakta

Aile büyükleri, öğretmenler veya çevredeki rol modeller yerine yapay zekâ neden öne çıkıyor? Bu sadece teknolojik kolaylık mı, yoksa otorite figürleriyle yaşanan mesafe de etkili mi?

Her iki faktör de etkili. Akıllı telefonlar aracılığıyla 7/24 her an yanımızda taşıyoruz danışmanımızı. Zaten ortada doğru düzgün bir otorite figürü de olmuyor ekseriyetle. Olsa da üstenci bir söylem ve mütehakkim bir yaklaşım riski gençleri uzak tutar, burada saygın otorite figürünün de gençten öğrenebilen ve onun zaaf ve ihtiyaçlarını fark edip uyarlanabilen esnek bir zihne sahip olması çok önemli. Bu, maalesef çok sık rastlanan bir insan tipi değil.


İnternet kullanım alışkanlıkları terbiye edilmeli

Bu yeni tabloya aileler, eğitimciler ve toplum nasıl uyum sağlamalı? Gençleri dengeli bir şekilde rehberlik ve teknoloji arasında yönlendirmek için neler yapılabilir?

Ailelerin ve eğitimcilerin öncelikle kendi internet kullanım alışkanlıklarını terbiye etmesi gerekiyor, sonra yüz akıyla bunu gençlerden de talep edebilirler. Fayda- maliyet analizinde ikna edici argümanlar sunmaları, değerler ve erdemler hiyerarşisinde temsil makamında olmaları, ikame edilemeyen ve en değerli sermayemizin zaman olduğunu hissettirmeleri gerekiyor. Çünkü, “Geçen gün ömürdendir.”


Gençler dini konularda sosyal medyaya güvenmiyor

Gazzeli Renad’ın kıtlıktan doğan tarifleri

Doğru destek ve el emeğiyle Afrikalı kadınların hayatı değişiyor

Anadolu’nun büyük kiliminde vazgeçilmez bir motif: Hakkâri mutfağı















Музыкальные новости






















СМИ24.net — правдивые новости, непрерывно 24/7 на русском языке с ежеминутным обновлением *