Devlet seyretmiş: Ankara bombacılarının telefonu iki yıldır dinleniyordu
102 kişinin hayatını kaybettiği Başkent katliamını gerçekleştiren canlı bomba şüphelisi Y.E.A'nın bütün telefonlarının iki yıldır dinlendiği ortaya çıktı. CHP'li milletvekilleri Eren Erdem ile Ali Şeker'in açıkladığı iddianamedeki belgelere göre Y.E.A, Suruç katliamından iki ay önce kardeşi Y. ile veda görüşmesi yapmış.
Ankara'yı kana bulayan canlı bomba şüphelilerinin de aralarında bulunduğu 21 IŞİD mensubunun 2013'ten beri takip edildiği, telefonlarının dinlendiği ortaya çıktı. TBMM'de basın toplantısı düzenleyen CHP'li Eren Erdem ve Ali Şeker, IŞİD'in Türkiye'deki canlı bombalarını yönlendiren isimler M.D, M.İ. ve S.K. ile ilgili soruşturmanın detaylarını belgeleriyle açıkladı. 2013'te söz konusu şahısların ailelerinin başvurusuyla başlatılan soruşturma kapsamında, Suruç ve Ankara bombacısı kardeşlerle birlikte çok sayıda IŞİD militanının telefon konuşması dökümleri soruşturmayla ilgili iddianameye konulmuş. Adıyaman Başsavcılığı'nın iddianamesinde, ‘şüpheli' sıfatıyla yer alan IŞİD'lilere isnat edilen suç ‘El Kaide silahlı terör örgütüne üye olmak'. İddianamede, Ankara bombacısı Y.E.A'nın Suruç katliamından 2 ay önce kardeşiyle yaptığı veda konuşması da bulunuyor. Y.E.A, kardeşine “Y., bu belki seninle son görüşmemiz. Hem A.'nın (Suruç canlı bombası) hem benim inşallah. Sana vasiyetim yani, aileye sahip çık Y. Vallahi onları pisliğin içinde bırakma.” diyor.
CHP İstanbul Milletvekilleri Eren Erdem ve Ali Şeker, TBMM'de düzenledikleri basın toplantısında, IŞİD'in Türkiye'deki canlı bombalarını yönlendiren isimler olarak bilinen M.D., M.İ. ve S.K. hakkında başlatılan soruşturmanın detaylarını belgeleriyle birlikte açıkladı. 2013 yılında söz konusu şahısların ailelerinin güvenlik birimlerine başvurusu sonrasında başlatılan soruşturma kapsamında, Suruç ve Ankara bombacısı kardeşlerle birlikte çok sayıda IŞİD militanının telefonu dinlenmiş ve konuşma dökümleri soruşturmayla ilgili hazırlanan iddianameye konmuş. Adıyaman Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, ‘şüpheli' sıfatıyla yer alan IŞİD militanlarına isnat edilen suç ise ‘El Kaide silahlı terör örgütüne üye olmak'. İddianamede, Ankara bombacısı Yunus Emre Alagöz'ün kardeşiyle yaptığı, “Yusuf, bu belki seninle son görüşmemiz. Hem Abdurrahman'ın (Suruç canlı bombası) hem benim inşallah. Sana vasiyetim yani, aileye sahip çık Yusuf. Vallahi onları pisliğin içinde bırakma.” içerikli telefon görüşmesinin kayıtları da var.
21 KİŞİ 2013'TEN BERİ DİNLENİYORDU
Eren Erdem, hükümet yetkililerinin her fırsatta ‘devletin kabahati yoktur' dediğine işaret etti. Elindeki soruşturma dosyasını göstererek, “Alın size kabahat; Ankara katliamının arkasındaki büyük kabahatin belgesidir. Devletin, hükümetin, IŞİD'in Türkiye yapılanmasının telefonlarını dinlediğinin, bu adamları çok iyi bildiklerinin belgeleridir. (21 kişilik canlı bomba listesini göstererek) 2013'ten beri bunlar dinleniyor, gittikleri her yer biliniyor.” ifadelerini kullandı. Türkiye'deki yapılanmanın başı olduğu ileri sürülen S.K.'nın bazı konuşmalarına işaret eden Erdem, “Telefon konuşmalarında, Ankara katliamını gerçekleştiren terör şebekesinin başındaki eleman, Ankara'da hastanede bir terör mensubunun tedavi edildiği belirtiliyor. Devlet dinliyor ama hiçbir girişimde bulunmuyor.” ifadelerini kullandı.
IŞİD YÖNETİCİSİ BELEDİYENİN KADROLU ELEMANI
IŞİD militanlarının sürekli Suriye'ye gidip geri döndüklerinin istihbarat tarafından bilindiğini anlatan Eren Erdem, “(Savaşa gidiyoruz) diye konuşmalar geçiyor. Ankara bombacılarının orada eğitim aldıkları biliniyor. 2013'ten beri, 2 yıl geçmiş. Savcılığın soruşturmasına göre bunlar defalarca girmiş çıkmış. Tek bir tanesi bile gözaltına alınmamış. Dokumacıların başındaki şahsın, Türkiye'ye gelmeden önce yaptığı konuşmalar da var. Bu şahıs geliyor, gençleri örgütlüyor, Suriye'ye götürüyor. Suriye'de bomba eğitimi alıyorlar. O da belgelerde var.” şeklinde konuştu. IŞİD militanlarını örgütleyen S.K. adlı kişinin Adıyaman Belediyesi'nde kadrolu eleman olarak çalıştığının da iddianamede olduğunu anlattı.
İSTİHBARAT NEDEN GÖZ YUMDU?
Devletin istihbarat birimlerinin tüm bu görüşme kayıtlarına sahip olduğunu ancak gerekli işlemi yapmadığını belirterek şöyle konuştu: “Bu katliamın yapılacağı bilinmekteydi. Açık bir şekilde telefon konuşmalarında Türkiye'de eylem yapacaklarını ifade ediyorlar. Geriye kalan 19 teröristin eylem yapmasını mı bekliyorsunuz? Neden bu konuda körsünüz, sağırsınız? Efendim ‘devletin hiçbir zafiyeti yokmuş!' Bu belgeler sizin bu millete duyduğunuz nefretin belgesidir. Acilen MİT, Emniyet ve İçişleri Bakanı istifa etmelidir.”
DEVLET SADECE İZLEMİŞ
CHP'li Ali Şeker ise soruşturma dosyasına işaret ederek, “Adıyaman'da dokumacı grubunda bulunan Ankara katliamını gerçekleştirenlerden birinin kardeşiyle yaptığı görüşme; bas bas bağırıyor, ‘ben cennete gitmeye hazırım' diye. Bunlar, 2015 yılının 5'inci ayının telefon dinlemeleri. Devlet seyrede seyrede bu katliamı hazırlamıştır. 100 intihar bombacısının geldiğine dair bilgiler var, maalesef MİT takip ediyor bunları ama hiçbir şey yapmıyor.” dedi.