Mafya filminin setinde ajanlar tabii ki olacak
Uyarlama yapımlara bir yenisi daha eklendi: Black Mass/Kara Düzen. Yönetmenliğini Scott Cooper'ın üstlendiği ve başrolünde Johnny Depp'in oynadığı filmde hem FBI için muhbirlik yapan hem de FBI'ın en çok arananlar listesinde başı çeken bir mafya babasının hikâyesi anlatılıyor.
İtalyan yönetmen Federico Fellini'nin de söylediği gibi “Sinema, hayatı anlatmanın kutsal bir biçimidir.” Vizyona sık aralıklarla uyarlama yapımlarının girdiği şu günlere binaen, perde bir yenisine daha açıldı: Kara Düzen. Yönetmenliğini Scott Cooper'ın üstlendiği yapım, bir dönem Güney Boston bölgesinin en azılı suçlularından İrlandalı mafya babası ‘Whitey' takma adlı James Bulger'ın hayatını anlatıyor.
James Whitey Bulger, diğer mafya babalarına hiç benzemiyordu çünkü o aynı zamanda bir FBI muhbiriydi. Ama gelin görün ki 2011'de yakalanana dek FBI'ı da peşinden koşturdu. Hatta en çok arananlar listesinde Usame bin Ladin'den sonra gelen isimdi. Hayatı daha önce 2006 yapımı Martin Scorsese'nin yönettiği dört Oscar ödüllü ‘The Departed (Köstebek)' filminin konusuna esin kaynağı bile oldu.
1974 yılında Bulger'in yolu Güney Boston'da birlikte büyüdüğü arkadaşı FBI ajanı John Connolly ile kesişti. Ortak düşmanları İtalyan mafyasına karşı FBI, Bulger'e bir teklif sundu; ya bu aile hakkında casusluk yapmayı kabul edecek ya da hapse girecekti. FBI için muhbirlik yapan Bulger, gücüne güç katmış oldu. Olaylar basına 1988'de yansıdı. The Golden Globe'un Dick Lehr ve Gerard O'Neill adlı iki muhabiri, yaşananları yaptıkları haberlerle ortaya çıkardı. Ardından davanın da olduğu süreci ikili, ‘Black Mass: Whitey Bulger, The FBI and a Devil's Deal' (Kara Düzen: Whitey Bulger, FBI ve Şeytani Anlaşma) kitabında topladı. İlk olarak TV dizisi yapılmak istenilen Kara Düzen çok satanlar listesine giren bu kitaptan uyarlandı.
Ajanların set ziyareti
Çekimleri Boston'da yapılan Kara Düzen'in başrolünde ‘Whitley' rolüyle Johnny Depp yer alırken ona Joel Edgerton, Benedict Cumberbatch ve Dakota Johnson eşlik ediyor. Depp, rolü kabul ettikten sonra maddi anlaşmazlıkları sebep göstererek kadrodan ayrıldı. Yaşanan bu tatsız olay sonrasında film projesinin rafa kaldırılması düşünülüyordu ancak ikna çalışmaları sonuç verdi ve Depp geri döndü. Bilenler hatırlayacaktır Johnny Depp'in meşhur bir özelliği vardır. Başarılı aktör asla kendi filmlerini izlemez. Ancak katı kuralını bu filmle kırdığını açıkladı.
Film hakkında en çok konuşulan konulardan biri de Johnny Depp'in makyajı ve yaşadığı fiziksel değişimdi. Bugüne kadar oynadığı birçok rol için renkten renge, kılıktan kılığa giren Depp'in bu halinin eleştirmenlerce pek beğenilmediğini eklemek gerek. Kahverengi gözlü aktör çekimlerde mavi lens kullandı. Ayrıca Depp'in gözleri ve dudağı arasındaki mesafenin, çenesinin, saç çizgisinin ve dudak kıvrımlarının Whitley'in yüz hatlarına uyumlu hale getirildiği özel bir makyaj tasarımı yapıldı. Depp, karakterine bürünebilmek için Whitley'i o yıllardaki arkadaşları ve avukatlarından dinledi. Her ne kadar Depp rolü için Whitley'in kendisiyle bizzat görüşmek istediyse de bu gerçekleşmedi. Whitley, gelemese de o gün yaşananların tanıklarından bazıları seti ziyaret etti, tıpkı Fred Wyshak, eski ajanlar ve haberi yapan muhabirler gibi.
Whitley'in kardeşi Billy Bulger olarak ise filmde Benedict Cumberbatch rol alıyor. Gerçek Billy, kısa boyluydu ve bu sebeple rol için ilk teklif Guy Pearce'e edildi. Kabul etmeyince rol, Billy'den 8 cm uzun diğer isim ‘Benedict Cumberbatch'in oldu. “Yalnızca bir hikâye anlatıcısı değilsiniz, o insanların yaşamış olduğunu hesaba katmalısınız.” diyen Benedict, karakterine hazırlanmak için çekimlerden önce vaktinin çoğunu Billy ile ilgili arşivleri izleyerek geçirdi. Billy gibi yutkunarak konuşmayı öğrenmek amacıyla sürekli konuşma egzersizleri yaptı.